Sayın ziyaretçi, AllaTurkaa sitesine hoş geldiniz.
Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz.
Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz.
Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz.
Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.
Ciddiliğin fazlası nefret doğurur, merhametin fazlası da otoriteyi azaltır..
Ömür
Sen günler bir kirlangiç
Gibi vuruyor kanat.
Kurulmamis bir saat.
Birinde rüya tadi;
Biri kan içen cadi.
Ikisinin de adi:
Ömürden bir gün...heyhat!
Enis Behiç Koryürek
Bir bavul dolusu cümle var defterimde.
Yara bandı tutmayacak kadar derin tümcelerim.
SEN yollarına yirmi dokuz harfle A C I döşeyen birine
"YARA" değilde
"YâR" diyebilir misin ?
Dilimin Ucunda Mısralar
bana,
gülerken çekilmiş
bir fotografını gönder
bana gülerken olsa bile.
sensiz bir dünya yaratmak
çok zor oldu en baştan
en başından çok zordu.
eksik kalan bir şeyler var
dilimin ucunda mısralar gibi,
yeşilsiz bahar
mavisiz deniz gibi.
baharsız bir yıl
denizsiz sahil gibi
eksik kalan bir şeyler var
bana,
gülerken çekilmiş
bir fotografını gönder.
bana gülerken olsa bile
Hayat !
Söylesene nasıl yaşayayım ben seni ?
Ya anlat bana kendini ya her defasında takma çelmeni.
Ya da vazgeç bu Oyundan 'Ver elini . .
.
" rüzgâr yine kokunu getirdi.
anlayacağın, bu gece de
canım burnumda..."
.
Bazı insanlar vardır, çok ama çok özeldirler..
Bazı insanlar vardır, büyü gibidirler, değdikleri hayatı cennete çevirirler.. Aranızda, bilmem ne kadar mesafeler, kilometreler, cümleler, şarkılar geçmiş olursa olsun. Onların varlığı size unuttuğunuz ne varsa hatırlatırlar, sımsıcacıktırlar…
Dışarıdan bakınca çoğu onlara “zor insansın” der.
Aslında içlerinde başını okşayıp uyutmak isteyeceğiniz küçük bir çocuk saklıdır. Asla size ait değillerdir, ama hep sizinledirler, bilirsiniz, hissedersiniz…Ve bu bazı insanlar, en çok ihtiyaç duyduğunuz anda ortaya çıkarlar, minicik bir hamleyle sizi, yaşadıklarınızı ve hayatı, kısaca her şeyi yoluna koyarlar…
Siz siz olun onları hep kalbinizin kıyısında saklayın...!
.
.
Eski bir Türk filmi izlemek istiyorum,
İnsanların saf olduğu zamanları anlatmalı.
Genç kızlar sevdiğinin parmak ucuna bile dokunduğunda ürpermeli.
Adamlar çok güzel bakmalı,
Bakılan kadınlar çok güzel utanmalı.
İlle de şarkılar olmalı,
İlle de.
''Sen uzaklarda değil, damarımda kanımsın '' demeli Neşe Karaböcek
''Seni andım bu gece '' diyen sesi gelmeli Emel Sayın'ın ....
.
.
İnsanlar nasıl eğlenir ki ?
Neye gülerler ya da ne mutlu eder onları ?
Yoksa hepimiz;
Bilindik "Ağlayan Palyaço" hikayesinin
Başrolünde miyiz hayat sahnesinde ?
Adam olduysan hesap ver kendine:
Getirdiğin ne? götüreceğin ne?
Şarap içersem ölürüm diyorsun:
İçsen de öleceksin, içmesen de!
Ömer Hayyam
BAHAR bulaştı ya hayata, ağaca, suya...
İçimde öyle bir seyahat kımıldıyor ki, diren direnebilirsen....
Yüreğim bavulunu toplamış çoktan; Ruhum sırtlamış çantasını....
"Uzaklar" çekiyor...
Mademki benli hayat sana kafes kadar dar
Uzaklaş ellerimden uçabildiğin kadar
Hadi git benden sana dilediğince izin
Öyle bir uzaklaş ki karda kalmasın izin
Git iş işten geçmeden git
çok geç olmadan vakit
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Günahıma girmeden
Katilim olmadan git
Sanırlar ki sen beni biricik yar saymıştın
Oysa ki hep yedekte hep elde var saymıştın
Hadi git ne bir adres ne bir hatıra bırak
Zannetme ki pişmanlık mutluluk kadar ırak
kafir olsa dine döner,
gelir çağrıma çağrıma...
ya sev ya bir çare öner!
gönül ağrıma ağrıma...
C. Safi
Hiç çekinme
Uzat ellerini
Orada bir ateş seni bekler
Kızgın
Kırmızı...
Korkma kokla
Gökyüzünde açan çiçekleri
Bak
Envai çeşit kuşlar başının üstünde
Hadi çekinme
Dokun kanatlarına özlemin
Ben orada olacağım
Özlendiğin o yerde....
Sen gittikten sonra yalnız kalacağım.
Yalnız kalmaktan korkmuyorum da,
ya canım ellerini tutmak isterse...
can yucel
kim bilir kaç gece daha
ki her gecesi bir ömür
uykularımı feda ederim hayaline
ve gözlerimin önünde
kaç gece kavuşur güne
kim bilir.. (Makda)
Bazen uzaklaşmak gerekir,
yakınlaşmak için.
Bazen hatırlamak gerekir,
hatırlanmak için.
Bazen ağlamak gerekir,
açılmak için.
Bazen anmak gerekir,
anılmak için.
Bazen de susmak gerekir,
duymak için.
- Şems-i Tebrizi