Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, AllaTurkaa sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

  • "06**ECE**" bir kadın

Mesajlar: 9,115

Kayıt tarihi: Dec 1st 2012

Konum: ADANA

  • Özel mesaj gönder

261

Tuesday, 11.02.2014, 01:30


  • "06**ECE**" bir kadın

Mesajlar: 9,115

Kayıt tarihi: Dec 1st 2012

Konum: ADANA

  • Özel mesaj gönder

262

Tuesday, 11.02.2014, 01:31


Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

263

Tuesday, 11.02.2014, 14:36

Huzurlu Olmanın Yolları;

1. Ufak şeyleri dert etmeyin ve kusursuz olamayacağınızı kabullenin.
2. Varlığınızı bir bütün olarak kabullenin ve yaşamınızı sevgiyle doldurun.
3. Hayatı olduğu gibi kabul edin. Yüreğinizin sezgisine güvenin. Daha sabırlı olun.
4. Kimsenin sözünü kesmeyin, cümlesini siz bitirmeyin.
5. Başkalarını suçlamayı bırakın. Unutmayın: Bundan yüz yıl sonra dünyada bambaşka insanlar olacak.
6. Sevgi elini önce siz uzatın.
7. Canınızı sıkan bir şey olduğunda kendinize sorun: Bir yıl sonra bunun bir önemi olacak mı?
8. Gerçeği olduğu gibi kabul edebilme olgunluğuna erişin ve her şeyi akışına bırakmayı öğrenin.
9. Arada sırada canınızın sıkılması yararlıdır: Bırakın canınız sıkılsın.
10. Her gün bir dakikanızı, minnettar olduğunuz birini düşünmek için harcayın.
11. Aynı anda birkaç şey yapmaya kalkmayın.
12. Her gün kendinize biraz sessiz zaman ayırın. Zihninizi sessizleştirin. İç dünyanız için zaman ayırın ve tanrıyla sohbet edin
13. Yaşamınızdaki insanlar bazen çekilmez hale geldiğinde onları minik çocuklar ve yüz yaşında ihtiyarlar olarak düşünün.
14. Daha iyi bir dinleyici olun ve önce karşınızdaki kişiyi anlamayı hedefleyin.
15. Sorunlarınıza olan bakışınızı değiştirin. Duygularınıza kulak verin; size bir şey söylemeye çalışıyor olabilirler.
16. Eleştirme isteğinizi bastırın. Birisi size topu atarsa, bunu tutmak zorunda değilsiniz.
17. Olumsuz düşüncelerinize yüz vermemeye çalışın ve öfkeniz kabarmaya başladığı zaman ona kadar sayın. Olumlu ve olumsuz düşünce kartopunun çığ gibi büyüme etkisini göz önüne alın.
18. Sorunlarınızı öğretmeniniz olarak görün ve dersinizi iyi öğrenin. Dostlarınızdan ve ailenizden bir şeyler öğrenmeye açık olun
19. Erken kalkmaya alışın ve yaşamın tadını hissetmeye özen gösterin
20. İlişkilerinizde esnek olun. Suçluluğu değil masumiyeti görmeye çalışın.
21. Bir iyilik yapın ve karşılığını ne isteyin, ne de bekleyin. Bir çocuğa yardım edin, huzurevini ziyaret edin, ilginizi ve sevginizi verme duygusunu iyi tadın
22. Kendi görüşlerinizden tamamen farklı makale ve kitaplar okuyun ve bir şeyler öğrenmeye çalışın.
23. Önce karşınızdaki kişiyi anlamayı hedefleyin. Herkesin onayını alamayacağınızı unutmayın. Övgü ve yergi aynı şeydir. Bir davranışın ardındakini görmeye çalışın.
24. Bir tartışmaya girecek olursanız, kendi görüşünüzü savunmadan önce karşı tarafın savını anlamaya çalışın. Herkesin farklı olabileceği gerçeğini anlayın ve saygı gösterin.
25. Bugün hayatınızda ki çevrenizde ki üç kişiye onları ne çok sevdiğinizi söyleyin.
26. Alçak gönüllü olmaya çalışın ve her gün en az bir kişiye beğendiğiniz bir özelliğini söyleyin.
27. Kendi düşüncelerinizin gücünü bilin.
28. Bu ifadeyi iyi anlayın: NEREYE GİDERSENİZ SİZ ORADASINIZ.
29. Bugününüzü son gününüzmüş gibi yaşayın. Öyle olabilir.
30. Yüzünüz gülsün. Bu da geçer. Gevşeyin! İpin ucunu birazcık bırakın.
31. İçinde bulunduğunuz anı yaşamayı öğrenin.
32. KADERİNİ SEV

Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

264

Tuesday, 11.02.2014, 14:57

Çevrene pozitif enerji yayan biriysen eğer daha dikkatli olacaksın. Kafalarında ürettikleri saçma bir dünyayı senin kafana geçirerek enerjini çalmalarına izin vermeyeceksin.

Hayatta sadece sorunları olduğunu düşünenleri anlamak zorunda bırakmayacaksın kendini.Hayatın gerçek bir mucize oldugunu, şiir gibi güzellikleri bağrında taşıdıgını, hayatın her insana bir şekilde gülümsedigini anlamayanlarla uğraşmayacaksın.

İlişkilerinde sadece sorunlarını dile getiren, yaşadıkları onca güzelliği yok sayan insanlara bir dakikanı bile ayırmayacaksın.

Hakkında hiç bir şey bilmedikleri halde konuşmaya kalkanları duymayacaksın.

Değerini bilerek yok saymaya çalışanlardan, değerinin farkında olmayanlardan uzak duracaksın.

Fındık kabuğunu doldurmayan işlerle boğuşmanı sağlamaya çalışan insanlardan kendini koruyacaksın.

Gülüşlerini çalmaya kalkanları çıkaracaksın hayatından.

İlişkileri bir yük haline getirenleri uzaklaştıracaksın yanından ve ilişkinin mutluluk getirmesi gerektigini yazacaksın kafana.

Velhasıl, onca yılını vererek ışıl ışıl bir enerji deposuna çevirdigin beynini düşünerek, ezdirmeyeceksin kendini.


  • "06**ECE**" bir kadın

Mesajlar: 9,115

Kayıt tarihi: Dec 1st 2012

Konum: ADANA

  • Özel mesaj gönder

265

Tuesday, 11.02.2014, 19:46


  • "06**ECE**" bir kadın

Mesajlar: 9,115

Kayıt tarihi: Dec 1st 2012

Konum: ADANA

  • Özel mesaj gönder

266

Tuesday, 11.02.2014, 19:48



:thumbup:

Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

267

Tuesday, 11.02.2014, 19:53


Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

268

Thursday, 13.02.2014, 14:09

HAYATA DAİR..
1-Hayat yaşla değil, yaşamakla anlaşılır.
2-Hayat mutlular için kısa, mutsuzlar için uzundur.
3-Herkes ölebilir; ama herkes gerçekten yaşayamaz.
4-Yaşam duygulananlar için bir trajedi, düşünenler için bir komedidir.
5-İyi yaşamak için acele et ve şunu bil ki her gün, başlı başına bir hayattır.
6-Hayatımız, yaptığımız tercihlerin toplamıdır.
7-Bir tek kalbin kırılmasını önleyebilirsem, boşuna yaşamış olmayacağım. Bir yaşamdan acıyı alabilirsem ya da bir acıyı hafifletebilirsem, ya da bir ardıç kuşunu yeniden yuvasına koyabilirsem boşuna yaşamış olmayacağım...


Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

269

Saturday, 15.02.2014, 00:34


Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

270

Saturday, 15.02.2014, 01:02

Karşılaştırma yapmayın:

Kendimizi başkaları ile kıyasladığımızda her zaman kaybederiz.

Bizim bir konuya bakış açımız, başkaları için önemli olmayabilir.

Başkalarına karşı olan bakış açımız onları bizim gözümüzde mükemmelleştirirken, bizi kendi gözümüzde sıradanlaştırabilir.

Kendinizi başkaları ile kıyaslamaktan kaçının.

Kendi varlığınızı kabullenin.


Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

271

Saturday, 15.02.2014, 01:37

TÜM HATALI ALANLARINI YOK ETMİŞ BİR BİREYİN PORTRESİ.

1- Bu insanlar yasamın her yönünü severler şikayet etmekle ya da olayların daha değişik olmasını istemekle vakit kaybetmezler.

2- Bağımsızlıklarına çok düşkündürler. Aileye güçlü bir sevgi ve bağlılık duymalarına rağmen ilişkilerinde bağımsız olmaya özen gösterirler.

3- Sevgi anlayışları sevdiklerine hiçbir değeri zorla kabul ettirmemeyi gerektirir.

4- Onay aramak gereksinimleri yoktur. Övgü ve ödül talep etmezler.

5- Çok acık ve dürüst konuşurlar çünkü vermek istedikleri mesajları başkalarını memnun etmek için dikkatli sözcükler arkasına gizlemezler.

6- Gülmeyi ve başkalarını güldürmeyi iyi bilirler.

7- Kendilerini şikayet etmeden kabullenirler. Fiziksel benliklerini sahteliklerle gizlemezler.

8- Doğal yaşamı takdir ederler. Başkalarına eğlenceli gelmeyen şeylerden zevk alma yetenekleri vardır. Gün batımını izlemek ya da kırlarda küçük bir gezinti yapabilmek doğum yapan bir kediyi izlemek onlar için mükemmel bir şeydir ve şükran duyarlar.

9- Başka insanları çok iyi anlarlar ve asla şaşırıp sok olmazlar.

10- Gereksiz kavgalarda asla taraf olmazlar.

11- Hastalık hastası değildirler.

12- Dürüsttürler asla yalan söylemezler olayları çarpıtmazlar.

13- İnsanlar hakkında konuşmaz insanlarla konuşurlar.

14- Titizlik ya da düzenlilik gibi dertleri yoktur verimli yaşamaya bakarlar. Organizasyon nevrozundan bağımsız oldukları için yaratıcıdırlar.

15- Bu insanların müthiş bir enerjileri vardır. Enerjileri doğa üstu değildir yalnızca yaşamı ve yasamdaki aktiviteleri sevmelerinin bir sonucudur.

16- Şiddetli bir merak duygusuna sahiptirler. Hep araştırır yaşamlarının her anini kavramak isterler. Her insan her varlık ve her olay daha çok öğrenmek için bir fırsattır.

17- Basarisiz olmaktan korkmazlar hatta onu sevinçle kabul ederler. Bu insanlar kendilerine zarar verecek duyguları yok etme ve kendilerine verdikleri değeri artıracak olanları doya doya yasama yeteneğine sahiptirler.

18- Bu mutlu insanlar asla kendilerini savunma gereksinimi duymazlar. Basitçe ´her şey yolunda biz yalnızca farklıyız. Anlaşmak zorunda değiliz´ derler. Bir tartışmayı kazanma ve karsısındakini konumunun yanlışlığına ikna etme gereksinimi duymadan burada keserler.

19- Değerleri dar değildir. Kendilerini tüm insan ırkinin bir parçası olarak görürler. Daha çok düşman öldürmekten sevinç duymazlar.

20- Kahramanları ya da putlaştırdıkları insanları yoktur. Herkesi insan olarak görür ve hic kimseyi kendilerinden önemli konuma getirmezler.

21- Başkalarının yeteneksizliği nedeni ile kazanmak yerine zaferi kendi çabaları ile elde etmeyi yeğlerler.

22- Komşularının ne yaptığını fark etmezler çünkü varolmakla meşguldürler.

23- En önemlisi bu insanlar ´KENDİLERİNİ SEVERLER´. Kendilerine acımak kendilerini reddetmek kendilerine öfkelenmek için zamanları yoktur. Elbette sorunları vardır ama sorunların onları duygusal paralizasyona götürmesine izin vermezler. Tökezleyip düştüklerinde tekrar ayağa kalkar ve sızlanmadan yasamaya devam ederler.

24- Hatalı alanlardan bağımsız insanlar mutluluğu kovalamazlar sadece yasarlar ve mutluluk onları bulur. Gerçekten nadir bulunan insanlardır onlar için her gün mükemmeldir...



Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

272

Saturday, 15.02.2014, 01:50


Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

273

Saturday, 15.02.2014, 02:02

İlk Olarak: KENDİNİZİ SEVMELİSİNİZ!

"Başkalarıyla olan ilişkileriniz
kendinizle olan ilişkinizin aynasıdır."

Hayatımızda kurduğumuz en önemli ilişki kendimizle kurduğumuz ilişkidir. Birçok kişi kendilerini sevip sevmedikleri sorulduğunda hiç düşünmeden evet seviyorum cevabını verirler. Halbuki belki de duygularını daha derin bir şekilde inceleyecek olsalar, kendilerinin en büyük düşmanı olduğunu farkedebilirler. Çoğumuz başkalarinin bize, bizim kendimize davrandığımız şekilde davranmasina tahammül edemezdik. Kendimize genellikle nutuk çekeriz, kendimizi yargılar hatta bazen cezalandırırız; merhametiyse arkadaşlarımıza saklarız. Ama bunları yapan bir başkası olsa belki de o insanla olan ilişkimizi keseriz. Halbuki kendimize de başkalarına gösterdiğimiz merhameti göstermeli, başkalarının bize davranmasını istediğimiz gibi sevgiyle, şefkatle, kabullenişle yaklaşmalıyız. Çünkü unutmamalı ki, biz kendimize nasıl davranırsak, ne kadar saygı ve sevgi duyarsak, başkaları da bizi öyle sever ve sayar.

Değişmek için ilk adım, farkındalıktır. Öncelikle kendimize nasıl davrandığımızla ilgili dürüst olmalıyız.

Mesela,
Kendinizle nasıl konuşuyorsunuz?
Kendinizden emin misiniz?
Kendinize karşi kibar mısınız?
Kendinizle barışık mısınız?
Görünüşünüzle, nasıl davrandığınız ve nasıl konuştuğunuzla barışık mısınız?

Eğer insanların çoğu gibiyseniz, daha düz bir karnınız, daha küçük bir burnunuz, daha küçük kalçalarınız olmasını, daha akıllı, daha kültürlü olmayı, daha heyecanlı bir hayatınız olmasını isterdiniz. Bizden başka herkesin halinden memnun olduğunu, kendine güvendiğini zannederiz. Değişmek isteyen sadece bizizdir. Şu yanınızdaki kadın ne kadar şanslıdır ki böyle güzel bir yüzü vardır, karşıdan geçen kadının ne güzel bir ailesi vardır, arabadaki adamın ne kadar da iyi bir işi vardır. Oysa herkes ayni şekilde hisseder. Herkes bir takım konularda kendine güvensizdir, kendine karşi gereğinden sert davranır, ve kendini sevmek için mücadele eder. Ve kuvvetle muhtemeldir ki size bakip da özendiği bir yön vardır.

Kendimize nasıl davrandığımızı farkedince, bunu değiştirme gücünü de kazanmış oluyoruz. En değerli hedef kendini sevmek ve kabul etmektir. Göreceksiniz ki kendinizi olduğunuz gibi kabul etmek için çaba harcadığınızda, kendinizi olduğunuz gibi kabul etmeniz gerektiğini anladığınızda hayatınız da değişmeye başlayacak.

Kendini kabullenmeye ilk engel sevginin kazanılması gerektiğine inanmaktır. Başkalarının sevgisini haketmek için birşeyler yapmamız gerektiğine inanmakla kalmaz, kendimizi sevmek için bile şartlar koyarız. “Daha zayıf olunca halimden daha memnun olacağım, daha başarılı olunca kendimi daha çok seveceğim, bu kadar güvensiz olmayı bırakınca kendimi seveceğim, şuna benzeyince kendimi kabulleneceğim, ya da kendim gibi olmadığım zaman kendimi kabulleneceğim.”

Hepimiz bu tip şeyler düşünürüz, ve kulağa ne kadar garip ve yanlış geldiğini görüyor musunuz? Oysa kendinizi sevdikçe daha çok sevilebilir hale geleceksiniz. Ancak kendinizi tamamen sevince olabileceğiniz en iyi insan haline gelebilirsiniz.
En yakın arkadaşınıza “Kilo verene kadar seni sevemem.” Ya da “Mükemmel olmadığın için seni sevmiyorum. Sürekli herşeyi yüzüne gözüne bulaştırıyorsun.” dediğinizi düşünebiliyor musunuz? Sanmam. Ama kendimize gelince böyle konuşmaktan çekinmiyoruz.

Hiç kendini pek iyi hissetmeyen birine gidip onu neşelendirmeye çalıştınız mı? Ona iltifatta bulundunuz mu? Peki birine hoş birşey söylediğinizde, iltifat ettiğinizde o kişinin gözlerindeki pırıltıyı, yüzündeki ışıldamayı farkettiniz mi? Ya da o kişinin birden daha çekici veya daha eğlenceli bir hal aldığını? Bu sizin hayalgücünüz değil, gerçek bir değişim. Aynı şey kendinize iltifat ettiğinizde de gerçekleşir. Deneyin, göreceksiniz.

Kendinize en az başkalarına davrandığınız kadar iyi davranın, hakediyorsunuz!


Atilla_Ky

Moderatör

  • "Atilla_Ky" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Atilla_Ky"

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

274

Thursday, 20.02.2014, 15:57

Olumlu ve olumsuz düşünce kartopunun çığ gibi büyüme etkisini göz önüne alın.
- Unutmayın; öldüğünüz zaman yapılacak işler listeniz hâlâ dolu olacaktır.
- Kimsenin sözünü kesmeyin, cümlesini siz bitirmeyin.
- Birisine bir iyilik yapın ve kimseye bundan bahsetmeyin.
- Sizden başka herkesin bilgili olduğunu düşünün.
- Kendinize sorun; bir yıl sonra bunun bir önemi olacak mı?
- Arada sırada canınızın sıkılması yararlıdır, bırakın canınız sıkılsın.
- Her gün bir dakikanızı, minnettar olduğunuz birini düşünmek için harcayın.
- En inatla savunduğunuz beş iddianızı sıralayın ve bu konularda yumuşamaya çalışın.
- Sırf gırgır olsun diye, size yöneltilen eleştiriyi kabul edin, göreceksiniz canınız yanmayacak.
- Birisi size topu atarsa, bunu tutmak zorunda değilsiniz.
- Sahip olmak istediğiniz şeyleri değil, elde etmiş olduklarınızı düşünün.
- Sorunlarınızı öğretmeniniz olarak görün.
- Bugününüzü son gününüzmüş gibi yaşayın, öyle olabilir.

~Dr. Richard Carlson~