Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, AllaTurkaa sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

121

Thursday, 24.03.2016, 17:07


“Çek git” diyordu içinden bir ses, ama nereye? Yeni maceralara atılmak için yaşı geçmişti. “Git!” diye yalvarıyordu ses, ama nasıl? Adetlerine, huylarına alışamasa da ruhunu zapt etmişti Istanbul. Rüyaları bile başka diyarda geçmez olmuştu. “Git!” diye uyarıyordu ses, ama niye? Dünya kaynayan bir kazandı, nereye varsa insan, hep aynı düşler ve düş kırıklıkları olacaktı.

Elif Şafak - Ustam ve Ben

122

Thursday, 24.03.2016, 17:09

Ne tereddütsüz inanç mümkün.Ne tevazusuz özgüven.Utangaç insanlarda tuhaf bir cesaret vardır,suskunlarda geniş bir kelime haznesi.Yumuşak kalplilerde sağlam bir duruş vardır,merhametliler de dirayet.Karşıtından beslenir insanı var eden yukarı çeken nice özellik.

Elif Şafak - Şemspare

123

Thursday, 24.03.2016, 17:10

Tereddüt eder insan bazı bazı. Şüpheye düşer sevdiğinden de sevildiğinden de. Gölge olmadan güneş, şüphe olmadan aşk olur mu? Bir insanı hafta da yedi gün yirmi dört saat aynı şekilde, hiçbir iniş çıkış yaşamadan sevmek mümkün mü? Hele seneler boyu. Mümkün değilse şayet neden bu kadar zorlanıyoruz sevdiğimiz insanları, sevmediğimiz anlar, hatta sevmediğimiz günler olduğunu kabul etmekte ? Keşke söyleyebilsek birbirimize dürüstçe : ''Seni seviyorum ama şu anda değil. Seni görmek istiyorum ama bugün değil.'' Keşke kırılmasak bunları duyduğumuzda.

Elif Şafak - Şemspare

124

Thursday, 24.03.2016, 17:12

İnsana en yakışan hal hüzündür” diye düşünürdüm uzun seneler boyu. Hâlâ severim hüznün envai çeşit hallerini, o hazan demlerini, yalnız ve sakince düşünmeyi, bol bol tefekkür etmeyi. Ama artık inanıyorum ki insana en çok yakışan, vicdandır. Siyasi görüşümüz ne olursa olsun, hangi etnik kökenden, sosyal tabakadan, ailevi geçmişten, dini yahut kültürel eğilimden, kılık kıyafetten, köy, kasaba ya da şehirden gelmiş olursak olalım, hangi sofradan kalkıp nasıl bir çatı altında uyursak uyuyalım, kulübe ya da malikâne hiç fark etmez, vicdandır bize en çok lazım olan, en vazgeçilmez, en elzem, yeter ki vicdan...

Elif Şafak - Şemspare

125

Thursday, 24.03.2016, 17:13

İnsan vardır, yüzü güler, gönlü cömert, ufku geniş; onunla oturdukça oturmak istersiniz; muhabbetinden keyif ve feyiz alır, ilham bulur, farkında bile olmadan ne çok şey öğrenirsiniz. Yanından kalktığınızda az buçuk değişmiş, zenginleşmiş olarak yolunuza gidersiniz. Hafiflemiş olarak, rüzgârda tüy gibi. İçinizde bir gonca gül açılır, katmer katmer renklenir. Elinizde olmadan hayata gülümsersiniz.

Elif Şafak - Şemspare

126

Thursday, 24.03.2016, 17:14

“Dedikodu bir yiyecek olsa feci kalorili, bol şekerli profitorele benzerdi muhtemelen. Yerken pek hoş gelir, ama sonra mideye oturur, geride zaralar bırakırdı.”
Elif Şafak - Şemspare

127

Thursday, 24.03.2016, 17:16

“Yaralarımız, berelerimiz ve görünmez dövmelerimizle yaşıyoruz şu hayatı. Bir başkasına kızarken acaba bizi eskiden incitmiş olan herkese mi kızıyoruz?”
Elif Şafak - Şemspare

128

Thursday, 24.03.2016, 17:40

Ne tuhaf.Bizi koruyan kollayan insanlar vardır etrafımızda.Hiç fark etmesek de onlar oradadır daima.Karşılık ya da minnet beklemeden,sadakatle,sevgiyle,sessizce...Nice sonra anlarız kıymetlerini.Hep geç kalırız teşekkür etmekte...

Elif Şafak - Ustam ve Ben

129

Thursday, 24.03.2016, 17:41

Kimse "Ben şöyleyim,ben böyleyim" dememeliydi fazla.Belki de her insanın içinde hiç tanımadığı biri gizliydi.En sıkıntılı,en beklenmedik anlarda çıkıveriyordu...Sadece tepemizdeki sema degil,aslında tek tek her insan koca bir muammaydı.

Elif Şafak - Ustam ve Ben

130

Thursday, 24.03.2016, 17:46

Halbuki yola çıktıkları andan itibaren iki adam yakınlaşmış,dertleşmiş,dost olmuştu.insan bir başka insanı yolculuklarda tanıyordu demek.Aynı yolun yolcusu olduğunda...

Elif Şafak - Ustam ve Ben

131

Thursday, 24.03.2016, 17:48

Vazgeçebilmek" bir erdemdir. Bir "deli güzel meziyettir" ki insan kolay kolay kavrayamaz önemini.
Gençken daha zordur buna vasıl olmak. Ama öyle gençler vardır ki ihtiyarlardan bilgedir, o başka.
Geri kalan bizler seneler geçtikçe anlarız vazgeçebilmenin kıymetini.
Hayat öğretir bize. Hayat ve bir de kronikleşmiş hatalarımız.
Kimilerimiz ise hiçbir zaman öğrenemeyiz. Dersimizi almayız.
Dün nasıl isek yarın da aynen öyle.

Elif Şafak - Şemspare

132

Thursday, 24.03.2016, 17:53

Yaşadığımız hayat elimize tutuşturulmuş rengarenk emanet bir oyuncaktan ibarettir.Kimisi o kadar ciddiye alır ki oyuncağını ağlar, perişan olur onun için. Kimisi eline alır almaz kurcalar oyuncağı, kırar parçalar. Ya aşırı kıymet verir ya kıymet vermez...

Elif Şafak - Aşk

133

Thursday, 24.03.2016, 17:55

Kanat çırpan kuşlara bakın. Kanatlarının nasıl hareket ettiğine dikkat buyurun,bir aşağı bir yukarı. Bir hüzün, bir saadet. Böyledir hayat. Hoş bir kararda, ahenk içinde, dengede...

Elif Şafak - Aşk

134

Thursday, 24.03.2016, 18:24

Kader yolun tamamını değil,sadece yol ayrımlarını verir. Güzergah bellidir,ama tüm dönemeç ve sapaklar yolcuya aittir. Öyleyse ne hayatının hakimisin ne de hayat karşısında çaresizsin...

Elif Şafak - Aşk