Halk arasında ağırbaşlılık olarak bilinen vakar, kişiye hürmet duyguları kazandıran bir fazilettir. Vakarın kibre kaçmaması, hatta vakarlı birinin aynı zamanda mütevazı (alçak gönüllü) de olması gerekir. Osmanlı vakarı meşhurdur. Osmanlı, vakarı içinde, ciddi, ağırbaşlı, mütevazı’dır. Vakarın kibir ve azametle hiçbir ilgisi yoktur, bambaşka şeylerdir.
“Osmanlı Beyefendilerinin konuşmaları ciddidir. Kısa söz söylerler. Kendilerine de dilek ve maksatların kısaca anlatılmasını isterler.”(Kont Marsigli)
“Osmanlılar, vakur, terbiyeli, edebli bir millettir. Terbiye ve nezaket kaidelerini hiç ihmal etmezler. Hangi sosyal tabakaya mensup olurlarsa olsunlar, hareketlerinde açıkça vakar görünür. Huzur ve sükûna çok düşkündürler. Kimseyi rahatsız etmezler, kendilerini rahatsız edeni de hoş görmezler. Az heyecanlı, az meraklıdırlar. Sokakta bir şey için toplanmak, birbirini kovalamak, taşkınlıkta bulunmak gibi hareketler, Osmanlı şehirlerinde görülmez.” (d’Ohsson)
“Türkler ağırbaşlı, düşünceli, vakur, nazik, heybetli bir millettir. Gürültü ve şamatadan nefret ederler. Sessizlikten çok hoşlanırlar. Erken yatıp namaz için gün doğmadan kalkarlar.” (Thornton)
“Türkler, ciddi, vakur, azametli bir millet olmakla beraber öğünmezler. Öğünenleri acayip karşılarlar. Yakışıklı, boylu boslu temiz bir millettir. Yalnız su içerler. Türk esnafı, bizimkilerin şamatasından tamamen uzak, nazik insanlardır. Herkes kendi işiyle meşgul olur, başkasının işine karışmaz. Sıkıntı ve felakete karşı sabırlı ve dayanıklıdırlar.” (Ubicini)
“Türk çocukları sokaklarda sükûnet içinde oynarlar, ağlamazlar, gürültü etmezler, bağırmazlar” (A.Brayer)
“Türklerde babaya saygı son derecede büyüktür. İzin almadan babalarının karşısında oturmazlar. Babanın her sözü kesin bir emir sayılır.” (Amedee Jaubert)