AllaTurkaa

AYETLERE KISA BAKIŞLAR


Siz insanlara iyi şeyler söylersiniz. Yanlış yapanları uyarırsınız.

Mesala Doktorsunuz, hastalarınıza içki içmeyin dersiniz, ama siz her akşam içersiniz.

Siz vatandaşsınız, yola çer-çöp atıp kirletenleri gördünüz mü, “Yapma, bak orda çöp sepeti var oraya atsana!” dersiniz. Ama siz de sokakları kirletmekten kaçınmazsınız.

yani demek istiyorum ki, herkes kötü bir şey görünce başkasını iyi olması için uyarır. Bundan daha güzel bir şey yok aslında..

Yani başkalarına öğüt veririz. Yapımızda bu var.

Peki sizin de kendinize, topluma ve çevreye zarar verenleri uyaran bir yapınız var.

Şimdi soruyorum, kendinize de böyle öğütler verir misiniz?

Verirseniz, bunu yerine getirir misiniz?

Bakınız Allah ne diyor:

İnsanlara iyilik etmelerini emrediyorsunuz da kendinizi unutuyor musunuz? Ve kitabı okumaktasınız. Sizin Aklınız mı yok, düşünmez misiniz? Bakara 44

=============================================

Bir insan, başka bir insanı tehlikeye atar mı?

Evet, kaza olarak atar, bilerek atar, ama atar, attığı çok olmuştur.

Peki, bir insan kendi kendini tehlikeye atar mı?

Çoğu kimse buna “Ya, öyle şey olur mu?” diye cevap verir.

Ama yine herkes bilir ki, insan kendi kendini tehlikeye atar.

Nasıl mı?

Birkaç örnek verelim.

Hız sınırnıı aşıp yollarda vınlayarak giderse kaza olur. Telafisi yerine getirilmeyen kayıplarınız olur.

İçki içer, kumar oynarsa da kendinize zarar verirsiniz.

Kendine verilen bir görevden başka çıkarlar elde etmeye kalkarsa, yani rüşvet almaya çalışırsa, emekten, sermayeden çalarsa, kendini tehlikeye atmaz mı?

Çalışmazsa, hayatı kararın, bundan büyük tehlike mi olur?

Örnek çok.. insan kendi eli ile kendini tehlikeye atar. Aşağıdaki Bakara suresinin 195. ayetine bakın şimdi. Bakınız, Allah ne diyor:

Allah yolunda harcayın. Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. Her türlü hareketinizde dürüst davranın. Çünkü Allah dürüstleri sever.

Allah, insana kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayınız diyor. Ee, peki siz, neden kendi kendinizi tehlikeye atıp acı çekiyorsunuz, çevrenize de çektiriyorsunuz. Allah’ın emrini yerine getirmiyorsunuz. Kendi kendinizi tehlikeye atmamanın kurtuluşunu da ayetin sonunda verilmiştir. Her türlü hareketinizde dürüst davranın, çünkü Allah dürüstleri sever.

===========================================
Alak Suresi 1. ayetinde Allah “ O K U !” diyor.

Bu ayetten açıkca şu anlaşılıyor ilk önce, sana bir kitap gönderiyorum, Kuran, bu kitabı oku.

Zuhruf suresinin 44. ayetinde de diyor ki: “SİZİ KURANDAN SORGUYA ÇEKECEĞİM.”

Bu iki ayeti yan yana getirdiğiniz zaman ne anlıyorsunuz? Lütfen birazcık düşünün. Güzel. Düşününce sanıyorum ki, şunu net olarak anladınız, Kuran’ı okumam lazım, okuyup okumadığımdan sorguya çekileceğim.

Peki şimdi kaç yaşındasınız?

Bu yaşa kadar Kuran’ı okudun mu? Kendine sor bu soruyu. Ne cevap veriyorsunuz. Evet mi? Harikasınız, hayır mı? yazık olmuş. Ne duruyorsunuz?

Bazıları da ben Kuran kursuna gittim, elbette okudum, yılda hatim indiririm, diyor.

Peki anladın mı?

Evet, bu da güzel… Hayır anlamadım, okudum ama anlamadım
.
Allah sorduğunda anlamadın derseniz hiç şüpheniz olmasın şu ayetleri soracak…

Düşünüp anlasınlar diye sana bu Kuran’ı indirdim. Nahl 44

Kuran’ı ağır ağır,yavaş yavaş oku! Müddesir 4

Kuran’ı dura dura okuyasın diye ayet ayet indirdik. İsra 106

Ben Kuran okumakla emrolundum. Neml 92

Kuran’ı iyice okuyup düşünmüyorlar mı? Nisa 82

Bu Kuran’ı sana indirdik ki, ayetlerini derin derin düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar. Sad 29

Allah, böyle okunmasını istemiştim, niçin ayetlerimi düşünmedin, niçin anlamadın diye sorarsa ne cevap vereceksin?

Bunu bir düşün şimdiden.

Ve Kuran’ı anlayarak, düşüne düşüne, ağır ağır, olmak üzere yeniden okumaya başlaman gerektiğini anlarsın.

=============================================

Andolsun, biz cinler ve insanlardan birçoğunu cehennem için yaratmışızdır.

Onların kalpleri vardır, onlarla kavramazlar;

gözleri vardır, onlarla görmezler;

kulakları vardır, onlarla işitmezler.

İşte onlar hayvanlar gibidir; hatta daha da şaşkındırlar. İşte asıl gafiller onlardır. Araf 179

==============================================

Bilinmelidir ki, ben müslümanım demekle Müslüman olunmaz. Adam müslmanım dere, en şiddetli zumlu o işler
.
Kırmızı bibere kiremit tozu karıştırır.

İnşaat yapar, demirinden çimentosundan çalar.

Sütün için süt tozu karıştırır.

Sucukte eşek eti vardır, salam sosiste domuz eti.

Balın içine şeker katar..

İhtiyacın olsa istesen beş kuruş vermez.

Dini savunurken ağzından salyalar akar ama, Bismillah demenin anlamını bilmez..

Örnek çok.
.
Anasına babasına bağırır, ölsen de kurtulsak der.

Okulu yakar, arabaları gece ateşe verir, karısını öldüresiye döver..

ve sonra da çıkar ben Müslümanım der.

Şimdi bu Müslümanım dediği için Müslüman mı oldu?

Müslüman, yani inanan, Allah’a, Peygamberlerine, Kitaplarına, meleklerine ve ahret gününe inanır. İman eder.
Allah, sizi her türlü nimetten hesaba çekeceğim diyor. Nerde bu hesap, ahirette.

Ahirete inanmayan adam , ölümden sonrayı inkar etmiş ve hesaba çekileceğini de unutmuş adamdır.
Der ki, Ben Allah’a inanırım ama, ahrete inanmam.

İmanın şartları var. Birine inanmadın mı, aslan Müslüman değilsin.

Allah bu konuda nediyor bakınız.

Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a, ve daha önce indirdiği kitaba iman edin. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr ederse sapıklığın en koyusuna düşmüş olur. Nisa 136

Gördün mü sapıklığı, imansızlığı ve tartısı hafif gelecek olanı..

O gün gelince geri dönüş asla yoktur. Oraya cennetini ve cehennemini insanlar buradan götürürler. .Allah, asla zülmetmez. Ama bizler kendimize zulmediyoruz.

=============================================


Siz nasıl başkalarına ilgi gösteriyorsanır, emin olun ki, başkaların da size ilgi gösteriyorlar.

Yakın tanıdıklarımızdan kusur, hata, iyi olmayan şeyleri ararız. Böyle bir durumu yoksa araştırırız. Bir hatasını bulsak da, onun olmadığı yerde başkalarına anlatsak diye yanıp tutuşuruz. İşte dedikodu bu.

merak etmeyin, başkaları da sizin kusurlarınızı,hatalarınızı, gizlediklerinizi arıyor, araştırıyorlar.

Niçin?

Yeri ve zamanı gelince kullanmak için, yani sizin yaptığınız gibi, o da orda burada söyleyecek işte.

Söylemesin mi? Araştırmasın mı?

Hucurat 12

====================================
İçten, yalan olmayan, güven verici sözler söyleyin diyor Allah. İnsan olmanın gereği bu.

Allah’ın emirlerini öğrenip yerine getirdiğimiz zaman huzurlu insanlar oluruz.

Kendine yapılmasını istemediğin birşeyi asla başkasına yapma !!!