Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, AllaTurkaa sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

MeRaL

Jüri

  • "MeRaL" bir kadın
  • Konuyu başlatan "MeRaL"

Mesajlar: 5,317

Kayıt tarihi: Jan 6th 2007

Konum: NRW

  • Özel mesaj gönder

1

Friday, 2.09.2011, 23:45

Câhil kimselerin alâmetleri

Şu altı özellik, cahillik alâmetidir. Câhiller, ahmaklar bu alâmetler ile belli olur:

Birincisi: Cahiller, yerli yersiz her şeye hemen öfkelenirler, sinirlenirler. İnsana, hayvana ve hoşlanmadıkları her şeye hemen kızıp öfkelenirler. Hattâ cansız varlıklara bile kızarlar, onlara zarar verirler.

İkincisi: Mallarını, paralarını faydasız işlerde sarf ederler. Âhirette faydası olmayan, hattâ âhirete zarar verecek işler yapan yerlere harcarlar. Akıllı insana yaraşan, malını, mülkünü, servetini faydalı yerlere harcamak, hiçbir sevâbı ve hiçbir faydası olmayan yerlere harcama yapmaktan sakınmaktır. Âhirette, malı nereden kazanıp nereye harcadığı sorulacaktır. Malını, servetini faydasız yerlerde harcamak, câhillik alâmetlerindendir.

Üçüncüsü: Hemen hemen herkese bütün sırlarını söylerler. Müslüman nerede nasıl konuşacağını bilir. Her sözün her yerde söylenmeyeceğini bilir. Müslüman kendi sırrını rastgele söylemediği gibi, başkasının emânet ettiği sırrı da, başkasına söylemez. Sır saklamasını bilmemek de câhillik alâmetlerindendir.

Dördüncüsü: Herkese îtimât ederler. Herkese güvenip malını emânet etmek de câhillik alâmetlerindendir. İtimat edilecek kimseyi iyi tanımak lâzımdır. Birkaç defa karşılaşıp konuşmakla kişi anlaşılamaz. Bunun için eskiden büyüklerimiz, kişiyi tanımak için, “Onunla yolculuğa çıktın mı, onunla alışveriş yaptın mı?” diye sorarlardı.

Beşincisi: Dostunu, düşmanını bilmezler. Müslümana yakışan, dostunu tanıyıp ona bağlanmak, düşmanını tanıyıp ondan da uzak durmaktır. Kişinin baş düşmanı kötü arkadaştır, kötü çevredir. Bundan sonra nefs ve şeytan gelir. Bunun için her Müslümanın bu düşmanların oyununa gelmemek için çok uyanık olması gerekir.

Altıncısı: Faydalı, faydasız demeden akıllarına geldiği gibi konuşurlar. Akıllı olan bir kimse, Müslümana yakışmayan, faydasız söz söylemez, bilâkis ya dünya ile alâkalı veya âhireti ile alâkalı sözler konuşur. Faydasız, lüzûmsuz ve fuzûlî, boş sözler konuşmak câhillik alâmetlerindendir.

İsâ aleyhisselâm buyurdu ki:
Allahü teâlâyı unutarak konuşulan her söz boştur. Tefekkür ile geçmeyen her sükût hâli gaflettir. İbretli olmayan her bakış kıymetsizdir. Sözü Allahı zikir, sükûtu tefekkür, bakışı ibret olanlara ne mutlu!.. :hayret:

ALINTIDIR

  • "Masum Masum" bir kadın

Mesajlar: 13,411

Kayıt tarihi: Jan 31st 2008

Konum: AllaTurkaa

  • Özel mesaj gönder

2

Friday, 2.09.2011, 23:51

Eline saglik MeRaL Allah razi olsun
Okuyupda yeniden ve yeniden okunacak anlam dolu bir yazi

MeRaL

Jüri

  • "MeRaL" bir kadın
  • Konuyu başlatan "MeRaL"

Mesajlar: 5,317

Kayıt tarihi: Jan 6th 2007

Konum: NRW

  • Özel mesaj gönder

3

Friday, 2.09.2011, 23:57

Okurken kendim icin cok faydali bilgiler buluyorum. Bilhassa 5. alamette, eyvah dedim kendimi bir denetledim ^^
"Kötü arkadaslari" pirincin tasini ayiklar gibi ayikladim mi acaba, yoksa daha uzak durmam gereken kisilerde var mi diye düsündüm.
Bana faydasi olan seylerin, sizlerede faydasi olmasi icin paylastim.
Okuyan yüregine saglik Masum :ff:

  • "Nisa Nisa" bir kadın

Mesajlar: 20,948

Kayıt tarihi: Sep 29th 2008

Konum: izmir

  • Özel mesaj gönder

4

Saturday, 3.09.2011, 00:47

her maddesi ayrı ayrı güzellikte
çok hoş bir yazı tşkler ablam yüregine sağlık

5

Saturday, 3.09.2011, 01:01

Beşincisi: Dostunu, düşmanını bilmezler. Müslümana yakışan, dostunu tanıyıp ona bağlanmak, düşmanını tanıyıp ondan da uzak durmaktır. Kişinin baş düşmanı kötü arkadaştır, kötü çevredir. Bundan sonra nefs ve şeytan gelir. Bunun için her Müslümanın bu düşmanların oyununa gelmemek için çok uyanık olması gerekir.

çok doğru bi söz
bidahakine öyle yapıcam zaten :bf:
herkese bu madde tavsiyedir

6

Saturday, 3.09.2011, 01:19

DOSTUNU, DÜŞMANI TANI EY DOSTUM

İnsan nicesini bir dostu sanır
Dostunu, düşmanı tanı ey dostum
Bilmeden gaflete düşer, aldanır
Dostunu, düşmanı tanı ey dostum

Hâl sormayan kişi, hâli ne bilsin
Sel görmeyen kişi, seli ne bilsin
Yol varmayan kişi, yolu ne bilsin
Dostunu, düşmanı tanı ey dostum

Avrupa'ya gittim yollara çıktım
Dolaştım ülkeler, işlere baktım
Kalitesiz işten, yalandan bıktım
Dostunu, düşmanı tanı ey dostum

Şevki Çobanoğlu hep dosttan yana
Boşa geçen zaman zarardır sana
Boş yere şikâyet eyleme bana
Dostunu, düşmanı tanı ey dostum


Şevki Çobanoğlu

sanırım bu başlığada yakışan en iyi şiir bu olur

:bf:

7

Saturday, 3.09.2011, 01:47

Üçüncüsü: Hemen hemen herkese bütün sırlarını söylerler. Müslüman nerede nasıl konuşacağını bilir. Her sözün her yerde söylenmeyeceğini bilir. Müslüman kendi sırrını rastgele söylemediği gibi, başkasının emânet ettiği sırrı da, başkasına söylemez. Sır saklamasını bilmemek de câhillik alâmetlerindendir.

bunu sonradan gördüm ben ya
bu daha süper bi paylaşımmış
ALLAH böylelerinden uzak tutsun adamı

hele bu sözü çok beğendim

Müslüman kendi sırrını rastgele söylemediği gibi, başkasının emânet ettiği sırrı da, başkasına söylemez.
ama malisefki böyle arkadaşlarım oldu.yanlız ders aldım bana çok büyük ders verdiler böyleleri
birdaha ALLAH böyle insanların dostluklarını bile göstermesin kimseye ve bana

paylaşım için tşk ederim :1alkis:

  • "Masum Masum" bir kadın

Mesajlar: 13,411

Kayıt tarihi: Jan 31st 2008

Konum: AllaTurkaa

  • Özel mesaj gönder

8

Saturday, 3.09.2011, 12:27

Cahil insan davul gibidir. Sesi çoktur fakat içi boştur.
Câh(makam mevki) ile gelmez fazilet cahile. [İbn-i Kemal]

9

Saturday, 3.09.2011, 12:43

Paylaşım için tşkler :thumbsup: