Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, AllaTurkaa sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

181

Tuesday, 17.09.2013, 18:06

Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Kulların sabaha erdiği her gün içerisinde iki melek iner. Bu iki melekten biri:

–Ey Allah’ım, infak edene sen bir bedelini ver der. Diğeri de:

–Ey Allah’ım, infak etmeyene sen malına telef ver der’ buyurdu.”

Buhari 1364, Müslim 1010, Hâkim 2/445, Ahmed 2/305, 306, Albânî Sahiha 920

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

182

Tuesday, 17.09.2013, 18:15

Adiy bin el-Hatim (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Ben Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yanında bulunduğum sırada ona bir adam geldi ve fakirlikten şikâyet etti. Sonra ona başka bir adam geldi ve yol kesilmesinden şikâyet etti.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Ya Adiy, sen Hira şehrini gördün mü?’ dedi.

Ben:

−Ben onu görmedim, fakat orası hakkında bana haber verildi dedim.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Eğer hayatın uzun olursa sen, hevdeci içinde yolculuk eden kadının Hira şehrinden hareket edip Allah’tan başka kimseden korkmadan gelip Kâbe’yi tavaf edeceğini göreceksin’ dedi.

Ben buna hayret ederek kendi kendime:

−Beldelerde fitne ve fesat çıkarmış olan Tay kabilesinin eşkıyaları nerede ki acaba? dedim.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle devam etti:

−‘Eğer hayatın uzun olursa göreceksin ki Kisra’nın hazineleri fethedilecektir’ buyurdu.

Ben:

−Kisra bin Hürmüz’ün hazineleri mi? dedim.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Evet, Kisra bin Hürmüz’ün hazineleri. Eğer hayatın uzun olursa göreceksin ki bir kimse elinin dolusu altını veya gümüşü sadaka olarak çıkaracak da bunu kendisinden kabul edecek bir kimse arayacak, fakat onu kendisinden kabul edecek hiç kimseyi bulamayacak. Yemin ederim ki, biriniz Allah’a kavuşacağı gün, Allah ile kendisi arasında konuşmayı tercüme edecek bir tercüman olmaz halde Allah’a kavuşacak. Allah ona:

–Ben sana Rasul göndermedim mi? diye soracak.

O kul da:

–Evet gönderdin diyecek.

Allah:

–Ben sana mal vermedim mi, bu şekilde sana ihsanda bulunmadım mı? diyecek.

Kul:

–Evet diyecek. Derken kul sağına bakar cehennemden başka bir şey göremez. Soluna bakar yine cehennemden başka bir şey göremez’ dedi.

Adiy bin el-Hatim (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

−Ben Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den işittim şöyle buyuruyordu:

‘O halde hepiniz yarım hurma tanesi ile veya onu da bulamazsa güzel bir sözle olsun kendinizi cehennemden koruyun.’

Adiy bin el-Hatim (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

−Ben Hira şehrinden hevdeci içinde yolculuğa çıkıp, Allah’tan gayrı hiç kimseden korkmadan gelip Kâbe’yi tavaf eden kadını gördüm. Ben Kisra bin Hürmüz’ün hazinelerini fetheden ordunun içinde bulundum. Yemin olsun eğer sizlerin hayatı uzun olursa, Nebi Ebu Kasım (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in söylediği elinin dolusu altını sadaka olarak çıkaracak kimseleri de siz göreceksiniz.”

Buhari 3371, Tabarani Mucemu’l-Evsad 6610, Beyhaki 10131, Begavi Mesabih 4571

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

183

Tuesday, 17.09.2013, 18:18

Ebu Musa el-Eşari (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

‘Her Müslüman üzerine sadaka vermek vacibdir.’

Sahabeler:

−Ey Allah’ın Nebisi! Sadaka verecek bir şey bulamaz ise ne yapar? dediler.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Eliyle çalışır hem kendine fayda verir hem de tasadduk eder’ buyurdu.

Sahabeler:

–Çalışmaya güç bulamaz ise ne yapar? dediler.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Şiddetli ihtiyaç sahibine, bunalmış mazluma yardım eder’ buyurdu.

Sahabeler:

–Buna da güç bulamazsa ne yapar? dediler.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Maruf işlesin, münker işlemesin. Bu da o kimse için bir sadakadır’ buyurdu.”

Buhari 1368, Müslim 1008/55, Nesei 2537, Begavi 1643

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

184

Tuesday, 17.09.2013, 18:19

Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘İçerisinde güneşin doğduğu her günde insan bedeninden herbir eklem için sadaka vardır. İki kişi arasında adalet yapmak bir sadakadır. Binitine binmek isteyen veya eşyasını ona yüklemek isteyen kimseye yardım edip binitine bindirmek yahut eşyasını kaldırıp yüklemek bir sadakadır. Güzel söz bir sadakadır. Namaza giderken sahibinin attığı her adım sadakadır. Yoldan geçenlere eziyet veren şeyleri oradan gidermek bir sadakadır’ buyurdu.”

Buhari 2791, Müslim 1009/56, İbni Hibban 3381, Begavi 1645, Ahmed 2/316

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

185

Tuesday, 17.09.2013, 18:19

Ebu Zer (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Sizden her birinizin bedeninden herbir eklem için sadaka vardır. Her tesbih bir sadakadır. Her tahmid bir sadakadır. Her tahlil bir sadakadır. Her tekbir bir sadakadır. İyiliği emretmek bir sadakadır. Kötülüğü yasaklamak bir sadakadır. Bir kimsenin kuşluk vakti kılacağı iki rekât namaz onlardan bazısına kifayet eder’ buyurdu.”

Tesbih: Subhanallah demektir.

Tahmid: El-Hamdu Lillah demektir.

Tahlil: La İlahe İllallah demektir.

Tekbir: Allah-u Ekber demektir.

Müslim 720/84

(21) Her Maruf Sadakadır!

(46) Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Her maruf (iyilik) bir sadakadır’ buyurdu.”

Buhari 6011, Müslim 1005/52, Tirmizi 1970, İbni Hibban 3379, Ahmed 3/344

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

186

Tuesday, 17.09.2013, 18:20

Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Bir adam Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldi ve:

−Ya Rasulallah! Ecir ve sevap yönünden hangi sadaka daha büyüktür? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Senin sıhhatli, çok cimri olduğun fakirlikten korktuğun ve zenginliği ümit ettiğin halde infak ettiğin sadakadır. Can boğaza ulaşıp, bu malım falan içindir, bu malım filan içindir diyeceğin ve bunlarda mirasçıların olacağı için sadakanı geri bırakma’ buyurdu.”

Buhari 1345, Müslim 1032/92, Ebu Davud 2865, Nesei 2541, İbni Mace 2706, İbni Huzeyme 2454, İbni Hibban 3312, Abdurrezzak 16740, Tayalisi 980, Begavi 1671, Ahmed 2/25

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

187

Tuesday, 17.09.2013, 18:21

Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Kadın evinin yiyeceğinden ifsat etmeden infak ettiği vakit, onun için infakı sebebiyle bir sevap vardır, bu malı kazanması sebebiyle kocası için bir sevap vardır, malı bekleyen için bekleme sebebiyle bir sevap vardır. Bunlardan bazısının ecri diğerlerinin ecrinden hiçbir şeyi noksanlaştırmaz’ buyurdu.”

Buhari 1352, Müslim 1024/80, Ebu Davud 1685, Nesei 5/65, Tirmizi 672, Abdurrezzak 7275, İbni Hibban 3358, Beyhaki 4/192, Begavi 1692, Ahmed 6/44

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

188

Tuesday, 17.09.2013, 18:21

Esma binti Ebu Bekir (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

“Ben:

−Ya Rasulallah! Benim hiç malım yoktur, ancak malım kocam Zübeyr bin Avvâm (Radiyallahu Anh)’ın bana getirdiği mallardır. Ben bu mallardan tasadduk edeyim mi? diye sordum.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Tasadduk et malı kap içinde saklama, sonra o sana da saklanır’ buyurdu.”

Buhari 2386, Müslim 1029/88, Nesei 5/74, İbni Hibban 3357, Begavi 1654, Ahmed 6/354

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

189

Tuesday, 17.09.2013, 18:23

Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“...Ben Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i işittim:

‘Abdestsiz hiçbir namaz, hiyanetle elde edilmiş maldan da sadaka kabul olunmaz...’ buyuruyordu.”

Müslim 224, Ebu Avane 1/234, Tirmizi 1, İbni Mace 272, İbni Ebi Şeybe 1/14/1, Tayalisi 1874, Ahmed 4969, Albânî İrva 120

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

190

Tuesday, 17.09.2013, 18:24

Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Ebu Talha (Radiyallahu Anh) Medine’de hurmalık mal yönünden Ensar’ın en zengini idi. Mallarının kendine en değerlisi de Beyruha bostanı idi. Beyruha mescidin hemen karşısındaydı, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Beyruhaya girer onun içindeki güzel sudan içerdi.

Enes (Radiyallahu Anh) dedi ki:

“Siz sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla iyiliğe ermiş olamazsınız. Her ne infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir.” Âl-i İmran 92. ayeti inince Ebu Talha (Radiyallahu Anh) kalkıp, doğru Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldi ve:

−Ya Rasulallah! Allah-u Teâlâ:

“Siz sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla iyiliğe ermiş olamazsınız,” buyuruyor. Bana malımın en değerli olanı Beyruhadır. Beyruha Allah için sadakadır. Bu sadakanın hayrını ve onun Allah katında bir iyilik ve azık olmasını ümit ediyorum. Allah’ın sana gösterdiği cihete onu sarf et dedi.

Enes (Radiyallahu Anh) dedi ki:

−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunun üzerine:

−‘Ne hoş! İşte bu kazançlı bir maldır, işte bu kazançlı bir maldır. Ben senin söylediğin sözü işittim. Ben bu bostanı akrabalarına infak etmeni uygun görüyorum’ buyurdu.

Ebu Talha (Radiyallahu Anh):

−Ya Rasulallah! Ben de senin istediğin gibi yaparım dedi. Sonra Ebu Talha (Radiyallahu Anh) Beyruhayı akrabaları ve amcaoğulları arasında taksim etti.”

Buhari 1388, Müslim 998/42, Malik 2/595, Darimi 2/390, Tirmizi 2997, İbni Huzeyme 2455, İbni Hibban 3340, Beyhaki 6/164, 275, Begavi 1683, Ahmed 3/131, 256

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

191

Tuesday, 17.09.2013, 18:25

Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“Sa’d bin Ubâde (Radiyallahu Anh) anasından uzak bir yerde bulunduğu sırada annesi vefat etti. Bunun üzerine Sa’d bin Ubâde (Radiyallahu Anh):

−Ya Rasulallah! Ben annemden uzakta iken annem vefat etti. Ben onun adına bir şey sadaka versem, bu sadaka ona fayda verir mi? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Evet’ buyurdu.

Sa’d bin Ubâde (Radiyallahu Anh):

−Ben seni şahit yapıyorum, benim Mıhraf isimli bostanım annem için sadakadır.”

Buhari 2603, Malik 2/760, Ebu Davud 2882, Nesei 6/252, Tirmizi 669, İbni Huzeyme 2500, İbni Hibban 3354

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

192

Tuesday, 17.09.2013, 18:26

Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Bir kimse Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e:

Babam öldü bir mal bıraktı ve vasiyet de etmedi. Benim onun adına tasadduk etmem onun günahlarına kefaret olur mu? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Evet, olur’ buyurdu.”

Müslim 1630/11

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

193

Tuesday, 17.09.2013, 18:28

Ebu Said el-Hudri (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Ensar’dan bazı kimseler, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den sadaka istediler Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’de onlara verdi. Sonra bunlar yine istediler. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) yine verdi. Nihayet yanında mal tükendi. Akabinde Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Sadaka malından yanımda bulunan şeyleri sizlerden asla esirgemem. Herkim dilencilikten sakınmak isterse, Allah o kimseyi iffetli kılar. Herkim halktan müstağni olursa, Allah onu zengin yapar. Herkim sabretmek isterse, Allah ona sabır verir, hiç kimseye sabırdan daha hayırlı, sabırdan daha geniş nimet verilmemiştir’ buyurdu.”

Buhari 1398, Müslim 1053/124, Malik 2/997, Nesei 5/95, Tirmizi 2024, Darimi 1/378, Beyhaki 4/195, Begavi 1613, Abdurrezzak 20014, Ahmed 3/93

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

194

Tuesday, 17.09.2013, 18:29

Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Herkim mal çoğaltmak için insanların mallarını dilenirse, şüphesiz o, ateş parçası istemektedir. Bundan sonra ister az istesin isterse çok istesin’ buyurdu.”

Müslim 1041/105

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

195

Tuesday, 17.09.2013, 18:30

Allah-u Teâlâ şöyle buyuruyor:

“Sadakalar, Allah yolunda mahsur kalmış fakirlere mahsustur. Onlar yeryüzünde gezip dolaşamazlar. Bilmeyen, istemeye utandıklarından dolayı onları zengin zanneder. Onları simalarından tanırsın. Yüzsüzlük edip insanlardan istemezler. Yaptığınız her hayrı Allah bilir.”

Bakara 273

(59) Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Miskin, sadaka istemek için insanları dolaşan, bir iki lokma, bir iki hurmanın geri çevirdiği dilenci kişiler değildir. Fakat gerçek miskin, kendini geçindirecek bir imkân bulamayan ve kendinin sadaka verilmek için sıkıntıda olduğu bilinmeyen, kendi de kalkıp insanlardan sadaka istemeyen (dilencilik yapmayan) iffetli kimselerdir’ buyurdu.”

Buhari 1408, Müslim 1039/101, Malik 2/923, Nesei 2571, İbni Hibban 3352, Begavi 1602

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

196

Tuesday, 17.09.2013, 18:30

Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e bir şey sormaktan yasaklanmıştık. Çöl ahalisinden akıllı bir kimsenin gelip Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e bir şeyler sorması bizim de onu dinlememiz hoşumuza giderdi. Bir gün çöl ahalisinden bir adam geldi ve dedi:

−Ey Muhammed! Elçin bize geldi ve seni Allah’ın Rasul olarak gönderdiğini söylediğini bize haber verdi! dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Doğru söylemiştir’ dedi.

Adam:

−Semayı kim yarattı? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Allah’ dedi.

Adam:

−Yeri kim yarattı? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Allah’ dedi.

Adam:

−Yeryüzündeki bu dağları kim dikti? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Allah’ dedi.

Adam:

−Yeryüzündeki faydalı şeyleri kim yarattı? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Allah’ dedi.

Adam:

−Semavat ve arzı yaratan, orada dağları yükseltip faydalı şeyler meydana getiren Allah hakkı için seni gerçekten Allah mı Rasul yaptı? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Evet’ dedi.

Adam:

−Bize gelen elçin, her gün ve gecede üzerimize beş vakit namazın farz olduğunu söyledi! dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Doğru söylemiştir’ dedi.

Adam:

−Seni Rasul gönderen Zata yemin veriyorum, bunu sana gerçekten Allah mı emretti?

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Evet’ dedi.

Adam:

−Elçin, bizim mallarımızdan zekatın üzerimize farz olduğunu söyledi!

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Doğru söylemiştir’ dedi.

Adam:

−Seni Rasul gönderen Zata yemin veriyorum, bunu sana gerçekten Allah mı emretti?

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Evet’ dedi.

Adam:

−Elçin, her sene Ramazan ayında orucun üzerimize farz olduğunu söyledi! dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Doğru söylemiştir’ dedi.

Adam:

−Seni Rasul gönderen Zata yemin veriyorum, bunu sana gerçekten Allah mı emretti?

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Evet’ dedi.

Adam:

−Elçin, yoluna gücü yetene Kâbe’yi hac etmenin üzerimize farz olduğunu söyledi!

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Doğru söylemiştir’ dedi.

Adam:

−Seni Rasul gönderen Zata yemin veriyorum, bunu sana gerçekten Allah mı emretti?

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Evet’ dedi.

Adam:

−Seni hak ile gönderen Zata yemin ederim ki, bunlara bir şey eklemeyeceğim; bunlardan hiçbir şeyi de eksiltmeyeceğim! dedi. Arkasını dönüp gidince, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Eğer doğru söylüyorsa elbette cennete girer’ buyurdu.”

Nesei 2090, Müslim 12/10, İbni Ebi Şeybe İman 4, 5, Tirmizi 619, Ahmed 13010

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

197

Tuesday, 17.09.2013, 18:31

Talha bin Ubeydullah (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Necd halkından saçı başı dağınık bir kimse Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’a geldi. Uzaktan sesinin uğultusunu duyuyor, fakat ne dediğini anlamıyorduk. Nihayet Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e yaklaştı. Meğer o kimse İslam’ın ne olduğunu soruyormuş.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Bir gün ve gecesinde beş vakit namaz kılmaktır!’ buyurdu.

O kimse:

−Üzerime bu namazdan gayrı namaz var mı? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Hayır, ancak sen nafile kılarsan bu müstesnadır’ buyurdu.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Ramazan orucunu tutmaktır!’ buyurdu.

O kimse:

−Üzerime bu oruçtan gayrı tutmam gereken oruç var mı? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Hayır, ancak sen nafile olarak oruç tutarsan bu müstesnadır’ buyurdu.

Talha (Radiyallahu Anh) der ki:

−Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona zekatı da anlattı.

O kimse:

−Üzerime bu zekattan gayrı vermem gereken başka bir zekat var mı? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Hayır, ancak sen nafile olarak sadaka verirsen bu müstesnadır’ buyurdu.

Müteakiben o kimse:

−Vallahi bunun üzerine ne artırırım ne de eksiltirim! diyerek arkasını dönüp gitti.

Bunun üzerine Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Eğer doğru söylüyorsa felah bulmuştur’ buyurdu.”

Malik 1/175/94, Buhari 1767, Müslim 11/89, Ebu Avane 1/310, Ebu Davud 391, Nesei 457, Darimi 1/309, İbni Huzeyme 306, İbni Hibban 1724, Beyhaki 2/4669 Begavi 1/18, Ahmed 1/162

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

198

Tuesday, 17.09.2013, 18:32

Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Herkim imanla ve ecrini Allah’tan umarak Ramazan orucunu tutarsa, onun geçmiş günahları bağışlanır’ buyurdu.”

Buhari 190, Müslim 760/175, Ebu Davud 1371, Nesei 2202, 2203, 2204, Tirmizi 808, Darimi 2/26, İbni Mace 1326, 1641, İbni Hibban 3432, Ahmed 2/232, Albânî İrva 907

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

199

Tuesday, 17.09.2013, 18:33

Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Allah, Âdemoğlunun yaptığı her amel kendisi içindir, sadece oruç öyle değildir; o benim içindir; onun ecrini ancak ben veririm,’ buyurmuştur. Oruç bir kalkandır. Herhangi biriniz oruçlu olduğu gün çirkin söz ve işlerde bulunmasın, düşmanlık da yapmasın. Bir kimse ona söver veya onunla dövüşürse, ben oruçlu bir kimseyim desin. Muhammed’in nefsi elinde olan Zata yemin ederim ki, oruçlu ağzın kokusu Allah’ın katında misk kokusundan daha hoştur. Oruçlunun sevineceği iki sevinci vardır. İlki, iftar ettiği zaman sevinmesi, diğeri, Rabbiyle karşılaştığı zaman sevinmesidir’ buyurdu.”

Buhari’deki başka bir rivayette hadisin baş kısmı şöyle gelmiştir:

“...O kimse benim için yemesini, içmesini ve nefsi arzularını terk etti...”

Buhari 1769, Nesei 2215, İbni Mace 1638, Abdurrezzak 7893, İbni Huzeyme 1896, İbni Hibban 3422, Beyhaki 4/304, Begavi 1710, Ahmed 2/237

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,893

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

200

Tuesday, 17.09.2013, 18:33

Sehl bin Sa’d (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Cennette Reyyan denilen bir kapı vardır. O kapıdan sadece oruç tutanlar girer. Ondan oruç tutanlardan gayrı hiç kimse giremez. Kıyamet günü oruç tutanlar nerededir? denilir. Oruç tutanlar ayağa kalkarlar ve o kapıdan içeri girerler ondan oruç tutanlardan gayrı hiç kimse giremez. Onlar girdiği zaman o kapı kapanır da artık o kapıdan hiç kimse içeri giremez’ buyurdu.”

Buhari 1771, Müslim 1152, Nesei 2235, 2236, İbni Hibban 3420, Beyhaki 4/305, Tirmizi 765, Begavi 1709, İbni Mace 1640, Albânî Tergib 965