Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, AllaTurkaa sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

301

Wednesday, 18.09.2013, 16:25

Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) amcası Zübeyr bin Abdulmuttalib’in kızı Dubâa’nın yanına girdi ve:

‘Herhalde hacca gitmek istiyorsun?’ buyurdu.

Dubâa:

−Vallahi kendimi hasta hissediyorum! dedi.

Rasulullah ona (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Ey Dubâa? Sen hac et hacca niyet ederken ey Allah’ım! Beni hac amellerinden alıkoyduğun yerde ihramdan çıkacağım şeklinde şart yap’ buyurdu...”

Buhari 5182, Müslim 1207/104, Nesei 2767, İbnu’l-Carud 420, İbni Hibban 3773, 3774, Tabarani Mucemu’l-Kebir 24/833, Beyhaki 5/221, Begavi 2000

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

302

Wednesday, 18.09.2013, 16:26

Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“Zübeyr bin Abdulmuttalib’in kızı Dubâa Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldi ve:

−Ben ağır bir kadınım, hac da etmek istiyorum! Bana ne emredersin dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Hac niyetiyle ihrama gir ve beni hac amellerinden alıkoyduğun yerde ihramdan çıkacağım şeklinde şart yap’ buyurdu...”

Müslim 1208/106, Ebu Davud 1776, Nesei 2765, 2766, Tirmizi 1941, Darimi 2/34, 35, İbni Mace 2938, İbnu’l-Carud 415, İbni Hibban 3775, Tabarani Mucemu’l-Kebir 12023, Darekutni 2/34, 35, Beyhaki 5/221, 222

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

303

Wednesday, 18.09.2013, 16:27

Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Hayız ve nifaslı olan kadınlar, mikata geldikleri vakit, yıkanırlar, ihrama girerler ve Kâbe’yi tavaf etmenin dışında hac menseklerinin hepsini yerine getirirler’ buyurdu.”

Ebu Davud 1744, Ahmed 1/364, Albânî Sahiha 1818

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

304

Wednesday, 18.09.2013, 16:27

Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

“Esma bin Umeys, Ebu Bekir’in oğlu Muhammed’i Zulhuleyfe’deki Şecere mevkiinde dünyaya getirdi. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Ebu Bekir’e Esma’nın gusül abdesti almasını ve telbiye getirmesini emretti.”

Müslim 1209/109, Ebu Davud 1743, İbni Mace 1911

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

305

Wednesday, 18.09.2013, 16:29

Saîd bin Cubeyr (Rahmetullahi Aleyh) şöyle dedi:

“Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) ihrama girdiğinde zeytinyağı ile yağlanırdı.

Mansur (Rahmetullahi Aleyh) dedi ki:

−Ben Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma)’yı ihrama girerken koku sürünmekten çekindiğini İbrahim en-Nehaî’ye söyledim.

O bana söyle dedi:

−Sen onun sözünü ne yapacaksın? Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in fiili uygulaması ona muhalif olarak sabit olmuştur. Bana el-Esved, Aişe (Radiyallahu Anha)’dan tahdis etti o, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’i ihramlı iken, başının ayrım yerlerindeki kokunun parlaması hala gözümün önündedir! dedi.”

Buhari 1462, Nesei 2693, 2695

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

306

Wednesday, 18.09.2013, 16:30

Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ihramlı iken kendisine hacamat yaptırdı.”

Buhari 1728, Müslim 1202, Ebu Davud 1835, Nesei 2845, 2846, Tirmizi 839, Darimi 2/37, İbni Mace 3081, İbnu’l-Carud 442, İbni Hibban 3951, Begavi 1984, Ahmed 1/221

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

307

Wednesday, 18.09.2013, 16:30

İbni Buheyne (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ihramlı iken Mekke yolunda Lahyu Cemel mevkiinde başının ortasına hacamat yaptırdı.”

Buhari 5734, Müslim 1203/88, Nesei 2850, Darimi 2/37, İbni Mace 3481, İbni Hibban 3953, Beyhaki 5/65, Begavi 1985

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

308

Wednesday, 18.09.2013, 16:31

Ka’b bin Ucre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Hudeybiye’de bitler yüzüme saçılır halde ben Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yanına taşındım.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Ben meşakkatin sende bu dereceye ulaştığını bilmiyordum! Sen bir koyun bulabilir misin?’ buyurdu.

Ben:

−Hayır dedim.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Üç gün oruç tut yahut her bir fakire yarım sa’ olmak üzere altı fakire yiyecek ver ve başını tıraş et!’ buyurdu.

Ka’b bin Ucre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“İçinizden hasta olan yahut başından bir rahatsızlığı bulunan (bundan dolayı tıraş olmak zorunda kalan) kimse, oruçtan, sadakadan veya kurbandan (biriyle) fidye vardır.” Bakara Suresi 196. ayet hususi olarak benim hakkımda geldi, fakat o umumi olarak size de şamildir dedi.”

Bir Sa’: Dört Müd veya 1.120 dirhemlik bir ölçü birimidir. Yani: 1.917 kg dır.

Buhari 4212, Müslim 1201/85, Tirmizi 2973, İbni Mace 3089, Tayalisi 1062, Tabarani Mucemu’l-Kebir 19/300, Ahmed 4/242

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

309

Wednesday, 18.09.2013, 16:33

Ka’b bin Ucre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Hudeybiye’de yanı başımda durdu. O vakit başımdan bitler saçılıyordu.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Başındaki haşereler sana eza veriyor mu?’ buyurdu.

Ben:

−Evet dedim.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘O halde başını tıraş et!’ buyurdu.”

Ka’b bin Ucre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“İçinizden hasta olan yahut başından bir rahatsızlığı bulunan (bundan dolayı tıraş olmak zorunda kalan) kimse, oruçtan, sadakadan veya kurbandan (biriyle) fidye vardır.” Bakara Suresi 196. ayet benim hakkımda indi.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bana:

−‘Üç gün oruç tut yahut altı fakire bir ferak sadaka ver veya kolayına gelen bir hayvanı kurban et!’ buyurdu.”

Ferak: Medine’de bilinen bir ölçü ismidir. Üç Sa’ hububat alır. Yani: 8.751 kg dır ve onunla hububat ölçülür.

Buhari 1708

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

310

Wednesday, 18.09.2013, 16:33

Ebu Katade (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) hac görevini yapmak için Medine’den yola çıktı. Onunla beraber sahabeler de yola çıktılar. Ravha’ya ulaştıklarında düşmanların kendilerine saldıracaklarını Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e haber verdiler.

Bunun üzerine Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) içlerinde Ebu Katade (Radiyallahu Anh)’ın da bulunduğu sahabelerden bir grubu gönderdi ve:

‘Sizler deniz sahili yolunu tutunuz, nihayetinde buluşuruz!’ buyurdu. Onlar deniz sahili yolunu tuttular. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den ayrıldıktan sonra Ebu Katade (Radiyallahu Anh) hariç hepsi ihrama girdiler, yalnız o ihrama girmedi! Onlar giderlerken bir ara yaban eşeği sürüsü gördüler. Ebu Katade (Radiyallahu Anh) yaban eşeklerinin üzerine hücum etti ve onlardan bir dişi eşek vurdu. Onların hepsi binitlerinden indiler ve onun etinden yediler.

Birbirlerine:

−Bizler ihramlı olduğumuz halde av eti yiyebilir miyiz? dediler. Yaban eşeğinin etinden arta kalanı yanlarımızda taşıdık.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e geldikleri vakit dediler ki:

−Ya Rasulallah! Biz ihrama girmiştik, Ebu Katade ise ihrama girmemiş haldeydi. Bir sürü yaban eşeği gördük. Ebu Katade onların üzerine hücum etti ve onlardan bir tanesini öldürdü. Bizler binitlerimizden inip onun etinden yedik.

Sonra birbirimize:

−Bizler ihramlı olduğumuz halde av etini yiyebilir miyiz? dedik. Onun etinden arta kalanı yanımızda taşıyıp buraya getirdik.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Sizden hiç kimse Ebu Katade’ye o yaban eşeğine hücum etmesini emir yahut işaret etti mi?’ buyurdu.

Sahabeler:

−Hayır! dediler.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘O halde bu av etinden artanı yiyiniz’ buyurdu.”

Buhari 1719, Müslim 1196/56, Malik 1/350/76, Ebu Davud 1852, Nesei 2815, 2824, Tirmizi 847, İbni Mace 3093, İbnu’l-Carud 435, Begavi 1988

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

311

Wednesday, 18.09.2013, 16:34

Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) öğle namazını Zulhuleyfede kıldırdı. Sonra kurbanlık dişi devesinin getirilmesini emretti. Deve getirilince onun hörgücünün sağ yüzeyinde çizik attı ve kanını biraz çıkarıp üzerine nişan yaptı. Boynuna da iki nal parçasından gerdanlık taktı. Sonra binek devesine bindi. Binek devesi kendisini Beyda mevkiine yükselttiği zaman hacca niyet ederek telbiye getirdi.”

Telbiye: “Lebbeyk Allahumme Lebbeyk, Lebbeyk La Şerike Leke Lebbeyk, İnne’l-Hamde Ve’n-Ni’mete Lek, ve’l-Mülke Lâ Şerike Lek.”

Müslim 1243/205, Ebu Davud 1752, Nesei 2781, 2790, Tirmizi 906, Darimi 2/65, 66, İbni Mace 3097, İbni Hibban 4000, Tayalisi 2696, Tabarani Mucemu’l-Kebir 12902, Begavi 1893, Ahmed 1/344

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

312

Wednesday, 18.09.2013, 16:35

Musa bin Seleme el-Huzeli şöyle tahdis etti:

“Ben ve Sinan bin Seleme umre yapmak niyetiyle yola çıktık. Sinan yanında kurbanlık bir deve götürüyordu. Yolda giderken kurbanlık deve yorgun düşüp yürüyemez oldu. Deve yürümekten kesilince Sinan bunun hükmünü bilemekten aciz kalıp ona nasıl muamele yapacağını kestiremedi. Eğer şehre varırsam bunun hükmünü mutlaka soracağım diye yemin etti.

Bir kuşluk vakti Bathaya indiğimiz zaman, haydi Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’ya gidelim ve bu meseleyi ona anlatalım dedi. Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma)’ya kurbanlık devesinin halini anlattı.

Abdullah ibni Abbas (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

−Tam bilene düştün. Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir kimseyle on altı adet kurbanlık deve yolladı ve o şahsı kurbanları hususunda emir yapıp onları Mekke’de kesmesi için gönderdi.

O Şahıs biraz gitti sonra döndü ve:

−Ya Rasulallah! Develer yürümekten kesilip yolda kalanı olursa ne yapacağım? dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Onu boğazla, sonra devenin hediye kurbanı olduğunun alameti boynundaki gerdanlık nallarını kanına bulaştır, sonra bu kanlı nallar ile devenin hörgücünün yanını damgala. Sen ve kafile arkadaşlarından hiç kimse bunun etinden yemeyin!’ buyurdu.”

Müslim 1325/377, Ebu Davud 1763, İbni Mace 3105, İbni Huzeyme 2578, İbni Hibban 4025

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

313

Wednesday, 18.09.2013, 16:35

Ebu Hureyre (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) kurbanlık devesini götüren bir kimse gördü ona:

‘Deveye bin!’ buyurdu.

O şahıs:

−Bu kurbanlıktır dedi.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Ona bin!’ buyurdu.

O şahıs:

−İkincisinde veya üçüncüsünde bu kurbanlıktır deyince, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Yazıklar olsun sana, o deveye bin!’ buyurdu.”

Buhari 1607, Müslim 1322/371, Malik 1/377, Ebu Davud 1760, Nesei 2799, İbni Mace 3103, İbnu’l-Carud 427, 428, İbni Hibban 4014, 4016, Tayalisi 2596, Humeydi 1003, Begavi 1054, Ahmed 2/312

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

314

Wednesday, 18.09.2013, 16:36

Ebu’z-Zubeyr dedi ki:

“Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma)’dan işittim kendisine kurbanlık deveye binmenin hükmü sorulduğunda cevaben şöyle dedi:

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den işittim:

‘Kendisine mecbur kaldığın müddetçe başka bir binit bulana kadar ona maruf şekilde bin!’ buyurdu.”

Müslim 1324/375, Ebu Davud 1761, Nesei 2801, İbni Hibban 4015, Begavi 1056, Ahmed 3/317

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

315

Wednesday, 18.09.2013, 16:38

Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in yüksek sesle telbiye okuması, Zulhuleyfe’den devesi onu Beyda mevkiinde dümdüz doğrulttuğu zamandır.”

Buhari 1444

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

316

Wednesday, 18.09.2013, 16:39

Salim babası Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma)’yı şöyle derken işitmiştir:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) mescidin yanından başka bir yerde telbiye etmedi, yani ancak Zulhuleyfe mescidinde telbiye etti.”

Buhari 1463, Müslim 1186

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

317

Wednesday, 18.09.2013, 16:40

Abdullah ibni Ömer (Radiyallahu Anhuma) şöyle dedi:

“Ben, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’den saçlarını zamklı bir madde ile toplayıp yapıştırmış olduğu halde ihramda yüksek sesle telbiye ederken işittim.

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şu sözleri söylüyordu:

‘Lebbeyk Allahumme Lebbeyk, Lebbeyke La Şerike Leke Lebbeyk, İnne‘l-Hamde Ve’n-Ni’mete Lek, ve’l-Mülke Lâ Şerike Lek.’

Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), bu kelimeler üzerine ziyade yapmıyordu.”

Buhari 5936, Müslim 1184/19, Ebu Davud 1812, Nesei 2747, Tirmizi 825, Darimi 2/34, İbni Mace 2918, İbni Huzeyme 2261, İbni Hibban 3799, Darekutni 2/225, Beyhaki 5/44, Ahmed 2/3

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

318

Wednesday, 18.09.2013, 16:44

Aişe (Radiyallahu Anha) şöyle dedi:

“Ben, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in nasıl telbiye söylediğini elbette iyi bilirim. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) telbiyesinde:

‘Lebbeyk Allahumme Lebbeyk, Lebbeyke La Şerike Leke Lebbeyk, İnne‘l-Hamde Ve’n-Ni’mete Lek’ derdi.”

Buhari 1470

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

319

Wednesday, 18.09.2013, 16:44

Hallad bin es-Saib el-Ensari babasından rivayet ederek şöyle dedi:

“Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

‘Bana Cebrail Aleyhisselam geldi, ashabıma ve beraberimde bulunanlara tahlil veya telbiye ikisinden birini kastediyor getirirken seslerini yükseltmelerini kendilerine emretmemi bana emretti!’ buyurdu.”

Ebu Davud 1814, Nesei 5/162, Tirmizi 820, İbni Mace 2922, Malik 1/334, Darekutni 2/238, Begavi 1867

atilla_ky

Moderatör

  • "atilla_ky" bir erkek

Mesajlar: 22,887

Kayıt tarihi: Dec 17th 2010

Konum: Allaturkaa

  • Özel mesaj gönder

320

Wednesday, 18.09.2013, 16:45

Musa bin Nafi şöyle dedi:

“Bir defasında temettu hacısı olarak umre niyetiyle Mekke’ye geldim. Tevriyeden üç gün önce Mekke’ye girdik.

Mekke halkından bazı kimseler bana:

–Senin haccın Mekkelilerin haccına dönmektedir! dediler. Ben de Ata bin Ebi Rebah (Radiyallahu Anh)’ın yanına gittim ve kendisinden fetva istedim.

Ata şöyle dedi:

−Bana Cabir bin Abdullah (Radiyallahu Anhuma) şöyle rivayet etti:

−Kendisi Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in Mekke’ye kurbanlık develer gönderdiği hac günü, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ile beraber hac etmiştir. Sahabeler o gün, İfrad hac niyetiyle ihrama girip telbiye etmişlerdi.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) onlara:

−‘Haccınızı umreye çevirin! Beyti tavaf, Safa ile Merve arasını sa’y etmek ve saçlarınızı kısaltmak suretiyle ihramlarınızdan çıkınız! Sonra ihramsız olarak Mekke’de ikamet ediniz! Terviye günü olduğu vakit hacca niyetle ihrama girip telbiye getiriniz! Önceki İfrad haccınızı bu şekilde haccı temettu yapınız!’ buyurdu.

Sahabeler:

−Ya Rasulallah! Biz ilk ihrama girişimizde hac diye isimlendirdiğimiz halde, o haccımızı nasıl temettu yaparız? dediler.

Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

−‘Sizler benim emrettiğim şeyleri yapınız! Eğer ben de kurban sevk etmemiş olsaydım, şüphesiz size emrettiğim gibi yapardım! Fakat kurbanım varacağı yere ulaşıncaya yani Mina’da kesilinceye kadar ihramlıya haram olan şeylerden hiç birisi bana helal olmaz!’ buyurdu.

Bunun üzerine sahabeler Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in emrettiği gibi yaptılar.”

Buhari 1488