Dört Hakikat Sekiz Dilimli Yol -BUDİZM
⦁ Budizm inanç esasları içinde yer alan dört hakikat ve sekiz dilimli yol öğretisi, Budizm’in davranış temeli ve dünya görüşünü ifade eden önemli bir temeli ifade etmektedir.
Birinci Hakikat: Acı ve ıstırap çekmek (Dukkha)
⦁ Acı çekmek pek çok şekillerde ortaya çıkar. Buda’nın tecrübesi çerçevesinde acı ve ıstırabın kendini üç şekilde gösterdiği bilinmektedir: yaşlılık, hastalık ve ölüm.
⦁ Fakat Buda’ya göre acı ve ıstırabın kaynağı daha derinlere kadar uzanır
⦁ Buda’nın bu öğretisi pek çoklarına oldukça kötümser bir anlayış olarak görülebilmektedir. Fakat Budistler kendilerinin ne iyimser ne kötümser görürler; onlar gerçekçi olduklarını düşünürler. Nitekim acı ve ıstırap hali de bu dünyanın en temel gerçeğidir.
İkinci hakikat: Acı ve ıstırabın kaynağı (Samudāya)
⦁ Buda acının temel kaynağını insanoğlunun arzu ve isteklerinden kaynaklandığını düşünmektedir.
⦁ Buda acının kaynağını oluşturan arzu ve isteklerin üç boyutuna dikkat çekmektedir:
1. (i) açgözlülük ve ihtiras,
2. (ii) cahillik ve aldanma,
3. (iii) kindar ve yıkıcı arzular.
Üçüncü hakikat: Acı ve ıstırabın sona ermesi (Nirodha)
⦁ Budist öğretilerdeki Nirvana inancı da kaynağını “söndürme” kavramından almaktadır.
⦁ Budist düşüncede ulaşılan “aydınlanma halini” ifade eden Nirvana kelimesi, yukarıda sıralanan açgözlülük, aldanma ve nefret ateşlerini söndürmek anlamındadır.
Dördüncü hakikat: Acı ve ıstıraptan kurtuluşun yolu (Magga)
⦁ Bu sekiz dilimli yol aynı zamanda “orta yol” diye de adlandırılır.. Buda ilk dersinde Dört Soylu Hakikat’ten söz etmiştir. Bunlar bütün Budist inanç çerçevesi için bir temel olmuştur.
⦁ lk soylu hakikat, varlığın fiziksel, duygusal ve manevi bir acı içerdiğidir.
⦁ İkinci soylu hakikat, acının istekler sebebiyle ortaya çıktığını ifade eder. Hayatın bütün istekleri kişiyi acı çekmeye götürür.
⦁ Üçüncü hakikat, acıdan kurtulmak için kişinin isteklerden özgürleşmesini ifade eder.
⦁ Dördüncü soylu hakikat, isteklerden ve dolayısıyla acılardan uzaklaşmanın Sekiz Dilimli Yol’un takibiyle mümkündür. Bu anlayış bütün Budizm inancının temelini oluşturmaktadır.
Sekiz dilimli yol sekiz adımı içermektedir:
⦁ Doğru anlayış: Doğru anlayış, dört hakikati ve Buda’nın öğretilerini bilmek suretiyle başlayan yolculuğu ifade etmektedir. Bilgelik kapsamına giren bu yol, kişiyi gerçeklikle ilgili yanlış idraklere nüfuz etmeye muktedir kılan bir felsefi bakış açısı kazandırır.
⦁ Doğru düşünüş: Doğru düşünüş, Budizm’in öğretilerini yerine getirmeye ve diğerkâmlılığa adanmışlığı ifade eder. bu yol kişinin kötü niyet, kıskançlık ve iki yüzlülük gibi tüm bozuk zihni tertipleri ihata eden bencil güdülerin yok edilmesini de gerektirir.
⦁ Doğru konuşma: Doğru konuşma hususunun yerine getirilişi kimsenin yalan söylememesini, başkasıyla sert bir dille konuşmamasını ve dedikodu yapmamasını işaret eder.
⦁ Doğru davranış: Doğru davranış beş ahlaki kurala sadık kalarak davranmayı ifade eder Bu yol bir kişinin, hiçbir canlıya zarar vermemek, hırsızlık yapmamak, yalan konuşmamak, zinadan sakınmak ve alkollü ve bilinci ortadan kaldıran her türlü içecekten uzak durma gibi Budizm’in temel ahlaki ilkeleri olan beş emri yerine getirmesini ve hayatı boyunca kendisini kurtuluşa muktedir kılacak eylemlerden bulunmasını gerektirmektedir.
⦁ Doğru kazanç: Doğru kazanç, geçimini sağlarken silah ve alkol ticareti yapmak ya da başkalarına zarar veren veya onları yaralayan sonuçlar doğuracak işlerde çalışıp diğer insanlara zarar vermemeyi ifade etmektedir.Bu ilke çerçevesinde hayatını kazanan kişi, silah satma, uyuşturucu madde ticareti yapma ve benzeri zararlı ve hileli işlerden şiddetle uzak durmalıdır
⦁ Doğru çaba: Doğru çaba, Buda’nın öğretilerine dair bilgilerini geliştirmesi veya yüklendiği ödev ve sorumluluğu zamanında yerine getirmek gibi kişinin kendine has olumlu niteliklerini geliştirmesiyle tecrübe edilir
⦁ Doğru düşüncelilik: Doğru düşünce, kişinin yaptığı işe dikkatini bütünüyle vermesi demektir Bu yol kişinin fiziki ve zihni durumuna yakın bir ilgi göstermesini gerektirir. Buna göre kişinin düşünce ve duygularını kontrol etmesi için yaptığı her eylemin farkında olması ve kendini sürekli olarak muhasebeye çekmesi gerekmektedir.
⦁ Doğru tefekkür: Doğru tefekkür ise genellikle meditasyon aracılığıyla zihinsel olarak yoğunlaşmayı ifade etmektedir Budist öğretiye göre kişi bundan önceki yedi yolun gereklerini hakkıyla yerine getirdiğinde zihninin ve duygularının tamamıyla kendi iradesine tâbi olduğu bir aşamaya gelir ve nihayetinde doğru tefekkür ve yoğunlaşmayla da Nirvanaya ulaşır.
3.Nirvana
⦁ Buda’ya göre dört soylu gerçeğin farkına vardıktan sonra sekiz dilimli yolun gereklerini hakkıyla yerine getiren kişi, kendisini yaşamaya bağlayan her türlü dünyevi ve şehevi arzuları mutlak olarak kırıp “aydınlanmış/uyanmış” kişi olarak Nirvanaya ulaşır.
⦁ Nirvana geçici durumların sonu, nihai barış hali ve her bireyin mutlak gayesidir. mutlak aydınlanma ve mutlak huzur hali olarak nitelenebilir.
4.Kutsal Metinleri
⦁ ilk Budist konsili sırasında belirlenmiştir. Buda’dan sonra talebeleri onun vaazlarını uzun yıllar sözlü olarak nesilden nesile aktarılmasını sağlamışlardır.
⦁ Budist öğretiler daha sonra Pali Kanun adı altında bir metinde toplanmıştır.
⦁ Pitaka adı verilen bu kitap üç bölümden oluşmaktadır. En eski Budist kutsal metinleri Pali Kanun olarak isimlendirilir ve yaklaşık dört milyon kelime içerir.
⦁ Bu metinler antik Pali dilinde yazılmıştır ve Tripitaka olarak adlandırılmıştır.
⦁ Tipitaka “üç sepet” anlamına gelmektedir ve bu metinlerin üç farklı bölüme bölünmesini ifade etmektedir.
⦁ Pali Kanun’un ilk kısmı 227 kuraldan ibaret olan manastır hukukuna ve tarikat disiplinine dairdir.
⦁ İkinci Tripitaka Buda’nın öğretilerini içermektedir.
⦁ Üçüncü Tripitaka ise hikmeti ve kendini bilmeyi araştırmanın yöntemini içermektedir.
⦁ Tripitaka (Pali dilinde Tipitaka) Budist yazıların en eski koleksiyonunu ifade etmektedir. Başlangıçta sözlü olarak aktarılmış ve MÖ. III. yüzyıla kadar yazıya geçirilmiştir.
⦁ Tripitaka “üç sepet” anlamına gelmekte ve Budist metinlerin ilk kez kaydedildiği sıradaNuygulanan yöntemi ifade etmektedir.
⦁ İçinde kutsal metinlerin yer aldığı sepetler konularına göre ayrıştırılmıştır.
⦁ İlk sepet Disiplin Sepeti’dir (Vinaya Pitaka). Bu sepette yer alan metinler manastır yaşamının kural ve esaslarını belirlemektedir.
Sutralar
⦁ Mahayana Budizmi, Tripitaka kutsal metin olarak tanırken bu koleksiyona 2184 kutsal yazının tümünü eklemişlerdir
⦁ Sutralar MÖ. II - MS. II. yüzyıllarda yazıya geçirilmiştir.
⦁ En önemli Sutra, Lotus Sutra’dır
⦁ Burada Buda’nın bodhisattvalar, budalar ve Mahayana mezhebinin temel doktrinlerini öğreten öğreticilere vaaz erişi tasvir edilmektedir.
⦁ Lotus Mahayana ve Vajrayana Budist akımlarında yaygın bir şekilde kullanılmış ve özellikle Mahayana mezhebinin temel dini metinlerinden sayılmıştır
5. İbadetler
⦁ Budizm’de ibadet temel olarak iki formdan oluşur.
⦁ Birincisi, saygı uygulamasıdır. Bu ibadet Buda diğer budalar ve bodhisattravalar için saygı ve hayranlık gösterisidir.
⦁ Theravada mezhebi taraftarları için saygının yegâne objesi Buda’dır.
⦁ Mahayana Budistleri için ise bütün buda ve bodhisattravalar saygındır.
⦁ Mantra ya da dinsel cümleleri terennüm etmek bir diğer meditasyon tekniğidir. Bu tür mantralar genellikle Sanskritçedir ve bunların bir buda tarafından derin bir meditasyon sırasında dile getirildiğine inanılır.
6.Budizm Mezhepleri
⦁ Budizm MÖ. I. yüzyıla kadar iki farklı düşünce ekolüne yarılmıştır. Ortodoks söylemleri olan Hinayana mezhebi ile bu mezhebe tepki olarak ortaya çıkan Mahayana mezhebidir.
⦁ Buda olan prens Siddhartha ebedi hakikatin yegane sahibi olarak kabul edilmektedir.
6.1. Hinayana/Theravada Budizmi
⦁ Hinayana Pali kanunlarının temel prensiplerini takip etmeyi önerir. Bu nedenle Hinayana, en erken dönem Budizmi ile ilişkilendirilir.
⦁ Hinayana taraftarları Gautama’nın dört hakikat ve sekiz dilimli yoluna yaptığı vurgu ile Mahayana’dan uzaklaşmaktadır
⦁ Hinayana ve Mahayana mezhepleri özellikle ahlak felsefesi bağlamında oldukça radikal bir ayrışmaya gitmektedir.
⦁ Mahayana kişisel bir tanrıyı kabul eder ve bu nedenle yüksek bir kudrete yönelik itaat çerçevesinde sosyal adalet ve yardımseverlik anlayışlarına yer verir.
⦁ Hinayana ise insanın dışında ve üzerinde herhangi bir tanrı kavramını kabul etmemekte ve bu nedenle mantıksal olarak bizzat bireyin kendi iç dünyasıyla ilgilenmektedir.
⦁ Hinayana mezhebine göre kişinin yegane sorumluluğı yeniden doğuş dairesinden kurtulup Nirvanaya ulaşmaktır.
6.2. Mahayana Budizmi
⦁ Mahayana Budizmi
1. Tibet,
2. Çin,
3. Tayvan,
4. Japonya
5. Kore’de
yaygındır.
⦁ Zen Budizmi ve Tibet Budizmi bu mezhep çerçevesinde değerlendirilir.
⦁ Dolayısıyla Mahayana Budizmi “Kuzey Budizmi” olarak da bilinir. Mahayana ekolü, Hinayana mezhebinin aksine kendi içinde daha fazla çeşitliliğe sahiptir
⦁ Theravada ve Mahayana mezheplerinin her ikisi de tarihsel figür olarak Buda’nın temel öğretilerinden ortaya çıkmıştır ve her ikisi de samsara dairesinden kurtuluşun bireysel bir şekilde yolunu aramayı vurgulamaktadır.
⦁ Budizm kuran= Siddharta Gautama
⦁ Budizm inancı Buda yaşam geleneği üzerinde şekillenmiştir.
⦁ Budizm’in temel inançları, dönemin baskınHinduizm dinsel kültürüne tepki olarak Buda’nın gösterdiğitepki bağlamında ortaya
⦁ Budizm politeizm ilişkisi Politeizme müsamahalıdır
⦁ Budizmin en temel ibadeti/ritüeli= nirvana Üç mücevher